İktidarın karşısında güçlü bir muhalefetin olmadığını düşünen ve bundan açıkça rahatsız olduklarını haykırmaktan çekinmeyen odaklar elindeki tüm imkânları linç girişiminde bulunmak üzere ortaya koymaya başladılar.
DEMOKRASİ LİNÇ EDİLİYORŞer olan odaklar olanca güçleriyle her daim savundukları demokrasiye linç girişimi uygulamaktan ise hiç çekinmiyorlar. Bazıları gerçekten çok korkuyorlar neden mi? Artık zannediyorlar ki! Kırmızı şaraplarını lüks otellerde yudumlarken purolarını içemeyecekler veya çocukları sabahlara kadar devam eden çılgın ve modern eğlencelerden mahrum kalacaklar. Korkmayın ne sizin şarabınıza ne sizin çocuklarınızın lüks eğlence yerlerindeki modernlik adı altındaki sanatlarına kimse engel olamaz.
Mozaik olan aileler bunu biliyorlar ama mozaik olamamış tek düzen yaşayan aileler ise yaşamlarına müdahale edileceği düşüncesindeler. Benim ailemde lüks otellerde keyif adına vakit geçiren olduğu kadar yer sofrasında yemek yiyerek lüks yaşamayan bireyler bulunmaktadır. Ama hiç bir zaman yaşamlarına müdahale yapılacağı konusunda bir korkuya kapılmazlar.
Lakin ailesinden İslam ve vatan sevgisi alamamış tek tip insan misali robotlaşmış ve fikirleri noktasında ban elleşmiş olan kişilerle, gelenek göreneklerini İslama dayandıran ve herkesin kendisi gibi İslam'ı yaşamak zorunda olduğunu zanneden ''örümcek kafalılar'' bu ülke için tehdit olduğu ise aşiyan olarak gözlemlenmektedir. Çünkü bu zavallılar bu ülkenin insanlarının ya hep kendileri gibi İslam'dan uzak ya da kendi yaşantıları gibi İslam'a yakın durmalarının gerekli olduğunu savunuyorlar.
ORTAMI GERENLER
Şu anda ortamı gerenlerin kimler olduğunu çok iyi biliyoruz. Türkiye cumhuriyetinin Osmanlı imparatorluğunun devamı olmadığı konusundaki tezi savunanlar Atatürkçü gibi davranarak ortalığı karıştırmaya devam ediyorlar.
BENİM GİBİ YAŞA DAYATMASIHerkes bencillik duygusuyla hareket edebilmek adına kendine açık bir kapı arıyor. Biri sizin gibi yaşamak ve düşünmek zorunda değilim diyerek diretirken, diğeri hayır hepiniz bizim gibi yaşamak ve düşünmek zorundasınız yaptırımları için yürüyor, başka biri de sizin aranızda kaldık yeter artık diyerek olanlara müdahale etmeye çalışıyor.
Ama bu düşüncede olan artı ve eksi kutuplarda bulunan bu kişiler ülkemizde sergiledikleri Bizans oyunlarıyla demokrasiyi katletmek için çabalıyorlar.
Fikri ve zikri noktasında Vatan-Millet ve Allah sevgisiyle donatılmamış bu kişilerin misyonlarına bakıldığı zaman çıkardıkları yaygaralara çok şaşırılmaması gerektiği anlaşılabiliyor. Kanunlara saygımız var ama kanunlar kanunları çiğnemek için kullanılamaz diyerek son günlerde yaşananlara üzülenler ise azınlıkta değil çoğunluktadırlar.
Hep kaybeden siyasetçiler, ''Hiç aldatan olmadım, ama aldatıldım'' sözleriyle sırtından bıçaklanmanın acısını bizlerle paylaşırlardı. ''aldatılan bir kez aldatılır ama aldatan her zaman aldatır'' düşüncesiyle siyaset yapmaya çalışanların ise siyaset yapmalarına maalesef ülkemizde izin verilmiyor.
fyildirim@ogungazetesi.com.trOGÜN/23-29.Mart.2008/Sayı:65/Sayfa:03