O yıllarda temellerinin atıldığı çirkin senaryoların bugünümüzde de uygulanmaya çalıştığını hepimiz üzülerek seyir ediyor ama oyunlara gelmemek adına sağduyulu hareket ediyoruz.
1980’li yıllarda bir yandan kardeşi kardeşe kırdırma projeleri uygulanıp, ülkemiz hem ekonomik hem de siyasi olarak karanlık bir döneme sokulmuştu.
Bu planları uygulamaya sokan dış güçlerin devlet içerisinde yetkili kolları olduğundan planlar çok başarılı bir şekilde uygulanıyordu.
Bugün ise planları yapanlar yaptıkları planlarda devlet içerisinde destekçileri olmadığından başarıyı yakalamakta zorlanıyorlar.
PKK terör örgütü ve onların işbirlikçileri ile bazı STK’ların desteği planlarının başarıya ulaşmasını engelliyor.
1977 YILINDA ANKARA’DA PLANLANAN OYUN YİNE ANKARA’DA 2015 YILINDA TEKRARLANDI
Ankara'da barış miting öncesinde 2 ayrı patlama yaşanmasının ardından birçok vatandaşımız vefat ederken, ağır yaralıların sayısı da bizleri derinden üzdü.
Lakin bu terör eylemi 1977 yılında ODTÜ’de patlatılan bombalama eylemi ile benzerlikler taşımaktadır.
Peki ODTÜ eylemi nasıl gerçekleşmişti.
300 ülkücü öğrenci ODTÜ içerisine girip, solcu öğrencilerle karşı karşıya geldikleri sırada belirsiz kişiler tarafından bombalar patlatılarak bu eylemi ülkücülerin yaptığı algısı yaratılmış ve kardeş kardeşi vurma projesi hayata geçirilmişti.
Bu olayda 1 ölü 36 yaralı hafızalarımıza kazınırken, sağcı-solcu kavgası meyvelerini vermeye başlamasıyla oyun kurucular PKK’nın kurulması için de düğmeye bastılar.
PKK’nın kuruluşu ülkücü ve solcu gençlerin birbirlerini öldürmeye başladığı ana denk gelmesi ilginç bir tesadüf değil midir?
ODTÜ olayının ardından bu kez DİSK tarafından organize edilmesi sağlanan “Gelin Milliyetçi Cephe’nin işini Taksim’de bitirelim” sloganıyla Taksim Meydanı’nda yüzbinlerce kişinin toplanması sağlandı.
Dış güçler yüzbinlerin arasına soktuğu elemanları vasıtasıyla belli belirsiz bir hedefe silah attırmasıyla gerginlik zirveye ulaştı. Daha sonra ise dört farklı noktadan yaylım ateşi yapılmasıyla çatışma ortamı yaratılmış oldu.
Kargaşa ile insanlar birbirlerini ezerken, polis ile çatışan grupların arasında kalan birçok vatandaşımız da hayatını kaybetti.
Türkiye’yi karıştırmak isteyen dış güçler bu eylemle de başarıyı tescillemiş oldular. Artık ülkemizde yaşayanlar kutuplaşmış ve birbirlerinden ayrışmışlardı.
1980 ÖNCESİ ASILSIZ HABERLER İLE HALK NASIL BİRBİRİNE DÜŞMAN EDİLDİYSE BUGÜNDE BUNLAR YAPILMAK İSTENİYOR
1980 yılında Maraş, Sivas ve Malatya da olduğu gibi Çorumda da camilere bomba atıldığı gibi asılsız haberler yayılmaya başlandı. Bu tür olaylar ile Alevi-Sünni çatışması başarılı bir şekilde sahneleniyordu.
Darbe öncesine baktığımızda ülkede bir iç karışıklık çıkarılmak istendiği, buna askerin ve devlet içindeki bazı şahısların da alet edildiği görülmektedir.
Allaha şükürler olsun ki! Asker ve polisimizin içerisinde dış güçlerin ‘böl-parçala ve yönet’ oyunlarına alet olacak kişiler bulunmamaktadır.
Bugün ODTÜ’de 1977 yılında nasıl bir oyun oynandı ise DİSK’in çağrısı ile Taksimde nasıl ülke insanımızın ölüm senaryoları planlanmışsa, Ankara’da Barış Mitinginde de aynı oyun başka bir oyun içerisinde tezgâhlanmaya çalışılmıştır.
Oyunlara gelmememiz ümidiyle…