Evet kirazımızı, Savcımız Mehmet Selim Kiraz’ı dalından kopardılar sevgili okurlar, hemde dalımızı budağımızı parçalayarak kopardılar.
Evet kirazımızı, Savcımız Mehmet Selim Kiraz’ı dalından kopardılar sevgili okurlar, hemde dalımızı budağımızı parçalayarak kopardılar.
Bu sıralar herkes 28 şubat mağduriyetini dede korkut gibi anlatıyor. Ne kadar çok mağdur varmış. Peki mağdur edenler nerede?
İktidarlar seçimlere girerken her zaman kan kaybetmiş ve oyları azalmıştır. Lakin AK Parti ile bu durum değişmiş.
Evet Özgecan olayının ardından köşe yazarları başladı yazmaya çizmeye, twitter’dan vatandaş esti, gürledi, siyasilerde bu konuda bir dizi sözler saf etti, bazı ünlü isimler bu konuda çok sert deklaras
Türkiye ve hatta dünya siyaset arenası ülkemizde yapılacak Haziran seçimlerine odaklandı.
Fransızlar, her sene nehrin diğer yakasında Almanların yaşadığı tarafa geçip mahsulün tümünü toplayıp götürüyorlarmış. Bu olanlar karşısında ise yapılan haksızlığa güç bakımından Fransızlardan zayıf o
Hrant Dink’in yıldönümü için geleneksel hale getirilen anma programı Taksim’den başlayarak, mabet haline dönüştürülen Şişli’deki Agos Gazetesinde zirveye ulaştı her yıl olduğu gibi...
Almanya’nın Dormagen kentinde inşa edilen Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine (DİTİB) bağlı Süleymaniye Camisi'ne aşırı sağcılar tarafından ırkçı bir saldırı gerçekleştiriliyor.
Hemen hemen ülkemizde parmakla sayılacak kadar olanlar ile azınlık olan vatandaşlarımız için devlet ve özel okullarda kendi dillerinin okutulması kararı çıktı. Ama kimseden ses çıkmadı.
Yandaş, yoldaş ve candaş gazeteciler, üstlendikleri kamu yararı gözeten misyonlarını unutarak, sormadan, incelemeden, araştırmadan, görmeden, yaşamadan, yazıp, çizip, karalıyorlar.