Neler oluyor yine; Kesin bir şeyler oluyor!

Bir şeyler oluyor,
Hem de garip bir şeyler…
Suskunlar konuşuyor,
İlginç şeyler konuşuyor.

Ummadık kişilerden umulmadık sözler duyuluyor.
Ve, çok ilginç bir şekilde garip bir "Atatürkçüleşme" yaşanıyor.
Yanlış anlaşılmasın; "Atatürkçülük"e garip demiyorum,
Bir anda ortaya çıkan "Atatürkçüleşmeye" dikkat çekiyorum.

10 Kasım'ı yaşadık.
Atatürk'ün vefat yıldönümünü.
Mekanın cennet olsun Aziz Atatürk.

Elimde değil; dikkatimi çekiyor.
Son iki-üç gündür kamu bankaları haricinde tüm bankalar Atatürk'le ilgili videolar yayınlıyor.
Eskiden hemen her dönemde ve sadece Koç Holding paylaşırdı.
Kimi dönemlerde, onlar bile suya sabuna dokunmaz video paylaşırdı ama hep paylaşırlardı.

Fakat şimdi,
Bırakın bankaların veya kurumsal büyük firmaların paylaşımını; daha önce Atatürk'le ilgili paylaşımda bulunmaktan şiddetle imtina edenler bile paylaşımlarda bulunmaya başladı.
Sanki, "ben de Atatürkçüyüm, kayda geçsin…" dercesine.

Hani TBMM'de duyarız ya;
"Sayın başkan hatibin sözlerine katılmıyorum. Sözlerim zapta/kayda geçsin diye söylüyorum"

Aynen onun gibi ve sanki "yıllardır susmuş olsam da aslında ben de Atatürkçüyüm. Sayın sosyal medya; paylaşımların kayda geçsin, ne olur-ne olmaz; yarın-birgün devir değişince g..ümü kurtarayım…" dercesine!..

Boy boy, "Atam İzindeyiz" posterleri paylaşılıyor; sosyal medya hesaplarında.

Yok yok…
Gerçekten garip şeyler oluyor,
Henüz bir projeksiyon yapamıyorum ama olanlar-olmayanlar, yaşanan-yaşanmayanlar, söylenen-söylenmeyenler farklı bir gidişatın işaret fişeği gibi…

Ah Sedat Peker, ah…
Seninle başladı her şey,
Senin "Ulannn"ınla başladı bu şeyler…
Ne gerek vardı ki, uyandırmaya, aydırmaya,
Körle şaşılar birbirini ağırlar misali; yalana kanıyor,
Her şeye inanıyor,
"Vatan-millet-Sakarya"; kanarak gidiyorduk…

Geldi gerisi…
Konuşan konuşana…
Eskisi de konuşuyor, yenisi de…
Su bulandıkça, bulanıyor,
Yoksa durulacak da; o yüzden mi, daha da bulanıyor!..

Mehmet Eymür de konuşuyor, Mehmet Barlas da…
Adeta "Şah-Mat" kokusu almışçasına,
Vezir de konuşuyor, Şah da…
Piyonlar aktivasyonda,
Kale boşalmakta…
Adeta, "ne alaka"sından hem de…
Bayram değil seyran değil; bu adamlar neden ve ne konuşuyor, misali…
Kimisi eteğindekini döküyor,
Kimisinin eteğine bir şeyler konuyor ve o da, onu döküyor.
Kim niçin yapıyor,
Neden şimdi konuşuyor,
Niçin bunları söylüyor…

Ama en garibime giden ise; bir anda ortaya çıkan "Atatürkçüleşme"…
Yok arkadaş, yok.
Bana normal gelmiyor,
Bir şeyler oluyor,
Garip şeyler oluyor…

"Hiçbir şey olmuyorsa bile, kesin bir şeyler oluyor!.."
OGÜNhaber