'İdlib'de ne işimiz var'mış..!

Velev ki haklısınız,
Velev ki, iktidar yanlış,
Bu sözleri edenler;  velev ki,siz doğrusunuz…
Peki de, bunun zamanı mı şimdi..!
Yanlış veya doğrularla,
Şu veya bu sebeple,
İyi veya kötü tercihlerle,
Nasıl ve hangi sebeple olursa olsun; reel ve fiili bir "kurtuluş mücadelesi"ndeyiz.
Bir karmaşa ve savaşın, tam göbeğindeyiz.
900 km. sınırımız var.
Sığınmacılardan en çok etkilenen biziz.
Ve birileri, askerlerimizi şehit ediyor.
Böylesi acı, dramatik ve geri dönülmez durumdayız.
Zaman, "ama'sız, fakat'sız, lakin'siz" devletin, ordunun, hükümetin yanındayız demek zamanı değil mi.!
Zaman, dahili ihtilafları rafa kaldırma ve safları sıklaştırma zamanı değil mi.!
Zaman, "döverim dövdürmem, söverim sövdürmem"  zamanı değil mi.!
Zaman, Maraş’lı Davulcu Halo’nun "vatan meselesidir" dediği gibi olma zamanı değil mi.!
Zaman, Atatürk’ün "mevzubahis vatan ise gerisi teferruattır" dediği zaman, değil mi.!

Yok efendim, Erdoğan böylesi acılı ve dramatik anımızda konuşurken gülümsemiş…
Yahu bırakın bunları,
Bırakın şehitler üzerinden  bile muhaliflik etmeyi,
Bırakın kayıkçı kavgasını ve devlet kayığında delik açmayı,
Yahu Suriye’de savaştayız savaşta; siz ise Erdoğan gülümsedi-gülümsemedi sakilliğindesiniz…
Kapalı kapılar ardında yüzyüze gelin,
Acımasızca eleştirin, konuşun, birbirinizin gözüne bakarak yanlışsın/değilsin deyin.
Ama konu vatan-devlet ise dışarıda ve dışarıya karşı tek ve bir olun, olmalısınız, olmak zorundasınız.

Aman da aman; Erdoğan Kılıçdaroğlu'nu aramamış.
Dünya liderleri aramış da Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı'nı aramamış.
Ayıp gerçekten ayıp…
Yahu Cumhurbaşkanım o aramadıysa sen ara,
Neticede sen Cumhurun başısın.
Hepimizin, herkesin; muhalefetin, iktidarın ama tüm Türkiye'nin başısın.
Yahu Kemal Bey Erdoğan aramadıysa sen ara..
Ne olur yahu, ne olur arasanız birbirinizi.
Bir-iki üç kere arayın, defalarca arayın.
İncileriniz mi dökülür; biriniz aramadan diğeriniz arasa…

Vay efendim, Esad ülkesini savunuyormuş, ülkesinin başkanıymış ve tabi ki kendine kaldırılan başı ezermiş…
Yahu arkadaş, hırsızın hiç mi suçu yok.
Allahaşkına bir defa olsun, bir defa…
“İktidar bazı yanlışlar yaptı. Türkiye olarak bizim de hatalarımız oldu.
Ama Beşar Efendi sen de bir milyondan fazla kendi halkını öldürdün ve hala katliama devam ediyorsun.
Ülken insansızlaşıyor ama senin umurunda değil.
Suriye başka ülkelerin kontrolüne geçiyor.
Milyonlarca Suriyeli bizim ülkemizde sığınmacı.
Rusya’nın senin topraklarında işi ne…
Bizim iktidar hatalı ama sen tepeden tırnağa hatalısın ve artık halkını katleden gayrımeşru birisin…”
diye söyle…

Beyler/bayanlar…
Hedef adım adım Anadolu,
Hedef Türk devleti ve Türkiye.
Dört koldan kuşatma altındayız.
Bir ve beraber olmaz; dahili kavgalarla oyalanırsak, maazallah kavga edecek bir devletimiz bile kalmaz.
Herkes ama herkes gözünü, kulağını açmalı ve akletmelidir.
Buna mecbur ve mahkumuz.
Aksi takdirde Suriye’ye bakın, görün, anlayın.
Zaaf içindeki devletin, isimden ibaretleştiğinin acı örneğine iyi bakın.
Suriye’de muhalefet de, Esad da rahat mı size…
Varın takdirini siz yapın; ama iyi yapın…
OGÜNhaber