Ancak ben, daha önce rahmetli babamı sizlere ''Bir Portre''de anlattığım için, bu yazımda hepinizin çok iyi tanıdığı bir BABA 'yı, bana göre,babaların babasını 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i anlatacağım sizlere.Portremize başlamadan önce, benim babam gibi rahmete erişmiş tüm babalarımızı bir kez daha rahmetle anarken,yaşayan tüm babalarımızın da ellerinden öpüyor ve tüm çocuklardan babalara ''İyi ki varsın babacığım, sen ailemizin direği, sen aslında en duygusal olan ama bunu erkek olgun içinde belli edemeyen can babam, her şeyinle bizleri mutlu etmek için çabalayan güzel babam, iyi ki varsın, seni çok seviyoruz'' demelerini diliyorum
Bu vesile ile de babamın ölümü ile onun yerine geçip bizlere babalık yapan bizleri hiç yalnız bırakmayan, biricik amcamın da huzurunuzda buradan babalar gününü kutluyor ve iyi ki varsın amcacığım demek istiyorum.
Babaların babası Süleyman Demirel ile ''Bir Portre''mize devam edelim. ''Baba'' lakabı herkese kolay verilecek bir lakap değildir sevgili okurlar. Baba güçlü, lider, evin direği, büyüğümüz ve ata anlamına gelir. Ata, Türk halkı için çok önemlidir. O, büyüktür o bir şey derse kabul edilir, aile içinde en az onun yeri tartışılır, onun söylediği kanun gibidir.
Türk halkı, ülkemizde bu lakabı sadece tek bir siyasetçiye verdi o da Süleyman Demirel. Ben Süleyman Demirel'i ona takılan ''baba'' ismi ile inceleyerek ''Bir portre'' yaptım sizlere... Süleyman Demirel'i, gazetelerden kendimi bildiğim yaşlardan beri tanırım.
Demirel'li yıllar, Demirel'siz yıllar, ama siyasetin her döneminde kendi yoksa bile, ismi hep vardı Süleyman Demirel'in. Sonunda siyasetteki bilmem kaçıncı gidiş gelişinden sonra da,
9. Cumhurbaşkanı olup Çankaya Köşkü'ne çıktı ve Siyasetin Baba'lığından terfi edip ''Cumhur Baba'' oldu. Kendisini gerçek anlamda 1983'lü yıllarda tanıdım. O yıllarda yasaklı idi ''baba'' ve Zincirbozan'a zorunlu ikamete gidiyordu, çoğunun söylediğinin aksine güçlü ve vakurdu. Sanki giderken dönüşünün muhteşem olacağını biliyor gibi idi.
Tıpkı Başbakan Tayyip Erdoğan'ın bir zamanlar Saray Ceza Evi'ne giderken otobüsteki ''Ben bu yollardan geri de döneceğim hem de çok farklı'' der gibi durduğu hali ile inanın Süleyman Demirel'in Zincirbozan' a giderken duruşu ve ''rahat olun bu gidişin dönüşü var'' der gibi, duruşu aynı idi nerede ise. Aradaki fark ise 15 koca yıldı...
MUHTEŞEM DÖNÜŞ
Demirel'in Zincirbozan'a gidişini de, dönüşünü de bugün gibi hatırlıyorum ve ondan sonraki Özal'lı yılları acısı tatlısı ile dolu dolu yaşadım. Tabii bu yılları Süleyman Demirel de azim ve sabırla yaşadı ve sonunda o hedeflediği yere ulaşıp yeniden Başbakan oldu.
Daha sonraki yıllarda da rahmetli Özal'ın ölümü ile boşalan Cumhurbaşkanlığı'na partisi DYP ve şimdiki CHP, o günlerin SHP'sinin de desteğini alarak seçilip 9. Cumhurbaşkanı oldu baba... Ufak kardeşim Ali bir gün bana ''Ağabey neden Süleyman Demirel'e Baba diyorlar, dediğinde tanıdığında anlarsın demiştim.
Gerçektende nasip olup, bir gün tanıma fırsatı bulduğu gün, ben daha bir şey sormadan, bana gelip ağabey çok haklısın Süleyman Bey'e niye ''Baba'' diyorlar sorumun cevabımı aldım demişti.
''BABA''NIN ŞAPKASISüleyman Demirel'e Baba ismini Türk halkı koydu. Kimi zaman ''Neredesin Baba'' dendi, kimi zaman ''Kurtar bizi Baba'' dediler, kimi zaman ''Karaoğlan sen git, Baba gelsin'' dediler. Bu yıllarca birçok cümlelerle pankartlara ve seçim meydanlarına taşındı. Hele bir de şapka var ki sormayın.
''Baba'nın şapkası''. Baba, ''şapkayı kimseye gaptırmam'' der, halk o şapkayı kapmak için deli olur. Hele Anadolu'mun o sevgi dolu insanı için o şapka çook önemlidir.
Bir gün o şapkayı kapma şerefine erişen bir köylümü dinledim, sanki dünyanın en büyük hazinesini kapıp gitmiş gibi idi.
Öyle ya Baba'nın şapkasını kapmıştı ve şimdilerde evinin başköşesinde şapka için yapılmış özel bölmede durmakta idi... Ben bugün sizlere ''Bir Portre''de Süleyman Demirel'den çok Türk halkının ''baba'' kabul edip baş tacı ettiği Süleyman Demirel'in ''Bir Portre''sini yapıyorum.
Yoksa tabii ki Süleyman Bey'in de anlatılacak çok güzellikleri ile beraber eleştirilecek tarafları da vardır şüphesiz. Ama benim burada anlattığım ''baba'' kabul edilip yıllarca Türk siyasi hayatından silinmemiş, Süleyman Demirel...
MİLYONLARIN ''BABA''SIAslında Süleyman Demirel; yazarlar, çizerler, düşünürler hatta düşünemezler için bile son derece önemli bir konu, konuktur. Hiç düşündünüz mü Süleyman Demirel acaba çocuğu olmadığı için üzgün müdür diye, bence o kadar insanın babası olmuş, binlerce çocuğu olan bir baba için bu sorulur mu? diyeceğinizi biliyorum. Gerçekten bence de Sayın 9. Cumhurbaşkanı, halkını, çocuklarını kucaklamayı çok iyi bilen güzel bir baba olmuş ve kim ne derse desin, ''baba'' lakabını almayı da bu yüzden hak etmiştir.
Bugün Sayın Demirel'i Türkiye'de 7'den 70'e seven sevmeyen herkes tanır ve ''baba'' ismini kullanmasını kabul eder, bence bu yüce ve güzel kelime ancak gerçek babalara yakışır tabii ki bir de bu kelime ile özleşmiş Süleyman Demirel'e... Biz de ''Bir Portre'' olarak 9. Cumhurbaşkanımız Sayın Süleyman Demirel'in babalar gününü kutluyor, ellerinden öpüyoruz.
Bu güzel güne konu olan tüm babalarımıza da ''iyi ki varsınız, iyi ki başımızdasınız'' diyerek bir kere daha babalar gününü kutluyoruz.
Haftaya yeniden buluşmak üzere sağlıcakla kalın sevgili okurlarım.
CRA 23.Haziran.2009 Salı - 16:02:00