Ancak istisnaları da vardır. 20 Haziran 2019 tarihli 30807 sayılı Resmi Gazetede yaymlanan Danıştay kararı ile de bu konuya açıklık getirildi. Limited şirketler de vergi borçları karşısında yetkilendirilmiş şirket müdürleri kanuni temsilci olmaları hesabı ile sorumlulukları bulunmaktadır. Tüzel kişiliğe haiz olan Limited şirketlerde vergi borçlarından dolayı esas sorumluluk Tüzel kişiliğe ait olması gerektiğinden önce şirketin ödemesi gerekir. Ödeyemezse şirketin mal varlığı üzerinden tahsilat yapılması yoluna gidilmelidir. Vergi usul kanunu ve Amme alacakları tahsili usul kanunu hükümleri uygulanmalıdır. Yani doğrudan vergi borçlarında dolayı ortaklara ve müdürlere müracaat edilmemelidir. Şirketten tahsil edilmesi mümkün olmadığı hallerde Kanuni temsilci veya ortaklardan tahsil yoluna gidilebilecektir. Danıştayın aldığı karar ile Kanuni temsilci veya ortaklardan herhangi biri için bir sıralama bulunmaması dolayısı ile vergi idaresi ortaklardan tahsil yoluna gidebilecekler.
Limited şirketlerde kabul edilmiş kurallar açısından ortaklar şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumludurlar. Şirket yöneticileri ve temsilcileri açısında şirket borcunun tamamını kapsayacak şekilde sorumludurlar.
Hissesini devreden ortağın vergi borcu karşısındaki durumu ise belirli kriterlerle devrin yapılması gerekmektedir. Çünkü ortada müşterek ve müteselsil sorumluluk bulunmaktadır.
Devirlerin noterlerde yapılması ve hissenin ve devir borcunun yazılı şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Tabi bu devrin Genel Kurul tarafından itiraz edilmemesi şartı da vardır. Dolayısı ile Limited şirket hissesini devreden ve devralan açısından önem arzetmektedir.
Anonim Şirketlerde ortakların sorumlulukları ;
Anonim şirketlerde pay sahipleri sadece taahhüt ettikleri sermaye ile sınırlı olarak sorumludurlar. Borçlar karşısında sadece malvarlığı ile sorumlu olan şirkettir.
Şirketin yöneticileri veya temsilcileri açısından borcun tamamını kapsayacak şekilde müşterek ve müteselsil sorumlulukları vardır.