Maliye’nin muhasebecilerin ölmesi halinde müşterilerinin beyan sürelerinin uzayıp uzamayacağı ile ilgili yaptığı son düzenlemeye karşı da biz aynı sloganı kullanıyoruz: "Evet, ama yetmez!"
Ölüm kaçınılmaz bir son, hayatın bir gerçeği. Bunu son zamanlarda meslek camiamızda kalp krizi ve beyin kanaması ağırlıklı hatta masa başında yaşanan sık ölüm olayları nedeniyle iyice öğrendik. Yaptığımız iş son derece zahmetli ve bir o kadar da sıkıntılı ve stresli. Bunu kimseye anlatamıyoruz, anlatsak da zaten kimse anlamıyor, anlamak istemiyor. Biz de bu nedenle anlatmaktan vaz geçtik. Ama derdimizi çözüm ortaklarımız TÜRMOB ve Maliye’ye doğru ve tam anlatabilmemiz lazım.
Düzenlemeye konu olan sorun neydi?
YMM ve SMMM’lerin ölmesi halinde, kendilerinin beyan ve bildirim sürelerinin uzaması ile ilgili bir belirsizlik ve herhangi bir sorun yok. Çünkü, Kanunda bununla ilgili bir düzenleme var, meslek mensubunun ölümü halinde kendisine ait beyanname verme ve bildirim sürelerine 3 ay ekleniyor (VUK. Mad. 16). Bu beyan ve bildirimleri, mirasçıları tarafından yerine getiriliyor.
Sorun, YMM ve SMMM’lerin ölmesi halinde, müşterilerinin beyan ve bildirim sürelerinin uzayıp uzamayacağı ile ilgili. Nedeni ise oldukça basit, çünkü mükellefler beyanname ve bildirimlerini 3568 sayılı Kanun uyarınca yetki almış Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirler (meslek mensubu) aracılığıyla göndermek zorunda. Meslek mensupları aracılığıyla gönderilen beyannameler mükellef tarafından verilmiş kabul ediliyor. Beyanname ve bildirimlerini meslek mensubu aracılığıyla veren mükellefler, meslek mensubunun vefatından geç haberdar olabilmekte ya da yakını vefat eden meslek mensupları, defin işlemleri ve vefatla ilgili diğer vecibelerin yerine getirilecek olması nedeniyle süreye ihtiyaç duyabilmekte, bu nedenlerle beyanname ve bildirimlerin verilme süreleri aşıldığında da vergi cezaları ile muhatap olmaktalar. YMM ve SMMM’lerin ölmesi halinde, mirasçılarının veya ilgili diğer kişilerin cenaze faslını bırakıp da, müşterilerine ölüm haberini vermesi beklenmez, beklenemez.
Bu soruna gerçek anlamda bir çözüm bulunması şarttı ve çeşitli platformlarda bu konu dile getiriliyordu.
Maliye, sorunu zor durum haline sokarak geçici ve kısmi olarak çözdü!
Maliye, yayınladığı 15 Ekim 2019 tarihli ve 118 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile tüm beklentileri aksine ama tüm iyi niyetiyle kısmi olarak çözerek, olayı vergideki "zor durum" kapsamında değerlendirdi.
Söz konusu Sirkülerle, Maliye; meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat etmesi ve vefat tarihi itibarıyla beyanname/bildirimin verilme süresinin bitimine 7 gün veya daha az süre kalmışsa, beyanname/bildirimleri verilen mükelleflerin beyanname/bildirim verilme süreleri ile bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerini 7 gün uzattı. Vefat tarihi itibariyle beyanname/bildirimin verilme süresinin bitimine 7 günden fazla süre kalmışsa, geçmiş olsun, herhangi bir uzatma yok. Bu uygulamada, eşi ve çocuğu ile kendisinin veya eşinin ana, baba ve kardeşi meslek mensubunun yakını olarak kabul ediliyor.
Peki, zor durum hali nedeniyle nasıl ek süre verilebiliyor?
İçinde bulundukları zor durum nedeniyle vergiye ilişkin yükümlülüklerini yerine getiremeyecek olanlara gerekli şartların oluşması halinde ek süre verilebiliyor. Buna ilişkin düzenleme Vergi Usul Kanununun 17. Maddesinde yer alıyor. “Mühlet verme” başlıklı söz konusu 17. Maddeye göre, zor durumda bulunmaları nedeniyle vergiye ilişkin yükümlülüklerini süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, kanunî sürenin bir katını, kanunî sürenin bir aydan az olması halinde bir ayı geçmemek üzere, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca münasip bir süre (mühlet) verilebiliyor. Bu sürenin verilebilmesi için:
Hazine ve Maliye Bakanlığı mühlet verme yetkisini tamamen veya kısmen mahalline devredebileceği gibi bölgeler, iller, ilçeler veya sektörler ile iş kolları ya da mükellef grupları itibarıyla yazılı başvuru şartı aramaksızın da kullanabiliyor.
Maliye sirküler ile konuyu nasıl çözdü?
- Maliye, söz konusu Sirkülerle olayı VUK 17. Maddesinde düzenlenen “zor durum” kapsamında değerlendirdi.
- Meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat etmesi ve vefat tarihi itibarıyla beyanname/bildirimin verilme süresinin bitimine 7 gün veya daha az süre kalmışsa, yakını veya kendisi vefat eden meslek mensubu tarafından beyanname/bildirimleri verilen mükelleflerin beyanname/bildirim verilme süreleri ile bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin son günü, bunların verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden itibaren 7. güne uzatıldı.
- Meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat etmesi ve vefat tarihi itibarıyla beyanname/bildirimin verilme süresinin bitimine 7 günden fazla kalmışsa, herhangi bir ek süre verilmesi söz konusu değil.
- Beyanname/bildirim verme ve ödeme sürelerinin uzatılması, vergi dairelerince yukarıda belirtilen şartların oluştuğunun anlaşılması durumunda re’sen yapılabileceği gibi ilgililerin yazılı başvurusuna istinaden de yapılabilecek.
- Vergi dairesince re’sen uzatma yapılmadığı durumlarda, bu sürelerin dolmasından önce veya sonra beyanname/bildirimleri veren meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat ettiğinin ve vefat tarihinin ispat ve tevsik edilmesi gerekiyor.
Maliye'nin bu çözüm yöntemi uygun mu? Ne yapılması lazım?
Maliye, mevcut mevzuat hükümleri çerçevesinde sorunu tüm iyi niyetiyle çözdü. Bugüne kadar yapılmayan söz konusu düzenleme ve konuya gösterdikleri hassasiyet için Gelir İdaresi Başkanlığı’ndaki tüm Üstad ve arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. Ama bu çözüm şekli olayı kısmen rahatlattı ancak tam olarak çözmedi. Bir kere, zor durumda bulunmaları nedeniyle vergiye ilişkin yükümlülüklerini süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, kanunî sürenin bir katını, kanunî sürenin bir aydan az olması halinde bir ayı geçmemek üzere ek süre verilebiliyorken, söz konusu sirküler ile 7 gün gibi dip bir süre verilmesini doğru bulmuyoruz. Geleneklerimize göre bile ölenin 7’si, 40’ı ve 52’si var. Şaka bir yana, ek 7 gün çok az bir süre. O da beyanname ve bildirim süresinin bitimine 7 gün kalmışsa geçerli, 7 günden fazla ise ek 7 gün de yok.
Bize göre, bu sürenin beyanname ve bildirim süresinin bitimine kaç gün kalıp kalmadığına bakılmaksızın en az 1 ay olması lazım. Bir de bu gibi konularda süre olayını idarenin inisiyatifi dışına çıkarılması şart. Sorunun tam olarak çözülebilmesi bakımından, Vergi Usul Kanununun 16. Maddesinde, meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat etmesi halinde, vefat tarihi itibarıyla beyanname/bildirim verilme sürelerine 1 ay ekleneceği hususunda bir değişiklik yapılmasının uygun olacağı kanaatindeyiz. Hatta değişikliğe, ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk hali de eklenmeli.
17 Ekim’de (Yarın) Kayseri SMMM Odası'nda 'Varlık Barışı' seminerimiz var!
Yarın Kayseri’de, Kayseri SMMM Odası’nın düzenlediği, benim de konuşmacı olduğum Varlık Barışı konulu bir seminerimiz var. Orada, Varlık Barışı uygulamasını ve sağladığı avantajları detaylı olarak anlatacağız.