'Yeryüzünde küresel barış için Dünya Parlamentosu kurulması gerek.' diyen Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a Mavi Küre’nin gidişatını sorduk.

'Hayalim Dünya Parlamentosu Kurulması!'

Geçtiğimiz günlerde Üsküdar Üniversitesi’nde Prof. Lord John Alderdice’ye psikoloji ve psikiyatri alanında gerçekleştirdiği bilimsel çalışmalar nedeniyle fahri doktora unvanı verdiniz. Bu ismi seçmenizin özel bir nedeni var mıydı?

“Uzun yolculuklar küçük bir adımla, büyük yangınlar ufacık bir kıvılcımla başlar, diye bir söz vardır. Biz de üniversite olarak politik psikoloji alanına sahip çıkarak bu konudaki otorite kişilerle bilimsel alanda çalışmalar yapmaya başlıyoruz. Bunun dünya için çok önemli olduğunu düşünüyorum ve bu konuda çok emek vermiş olan Sayın Lord Alderdice’ye fahri doktora takdim ettik. Çünkü onun dünya barışına yönelik çok önemli katkıları var. Kendilerine teşrifleri için teşekkür ediyorum.”



Sizce dünyanın daha iyi yaşanabilir bir yer olması için ne gibi adımlar atılmalı?

“Anadolu’da güzel bir söz vardır: Karanlıkla mücadele etmenin en güzel yolu bir ışık yakmaktır, diye. Bu nedenle biz politik psikolojide, dünyada iyi ve güzeli arttırma yönünde çaba içinde olmazsak dünya kötüye gider. Dünyanın daha iyi ve yaşanılabilir olması için adımlar atmak gerekir. Bu hedef doğrultusunda çalışıyoruz.”



Sizce bu konuda aşılacak mesafelerin önündeki en büyük engel nedir?

“Türk düşünür, sosyolog Cemil Meriç,
‘En büyük düşmanımız önyargı, en büyük ihtiyacımız diyalog’ demiş. Toplumdaki ve ailedeki kavgaları düşünün. Pareto ilkesi vardır, 80-20 kuralı. Yani problemlerin yüzde 20’sini çözersen kalan yüzde 80’i de çözülür. Bu politika alanında da böyle. Politikacılar psikolojiye karşı mesafeli duruyorlar. Ama bizler üzerimize düşeni yapalım. Dünyada böyle bir ihtiyaç var.”



Hedefleriniz kapsamında en büyük hayalinizi öğrenebilir miyiz?

“Bir hayalim var, dünyada medeniyetler mücadelesine baktığımız zaman dünyada küresel barış olması için, dünya adaleti için, dünya parlamentosunun kurulması gerektiğini düşünüyorum. Her ülke eşit olarak bu dünya parlamentosunda temsil edilse ve orada her şey konuşulabilse emin olun dünyadaki sorunlar çözülecektir. Terörle mücadelenin, etnik ve dinî radikalizmle mücadele etmenin en iyi yöntemi diyalog sahası açmaktır. İnsanlar konuşabildiği zaman problemlerin çoğunun çözülebildiğini görüyorlar.”
Terörle mücadelenin, etnik ve dinî radikalizmle mücadele etmenin en iyi yöntemi diyalog sahası açmaktır.
OGÜNhaber