Son zamanlarda kamp deneyiminden daha fazlasını ifade eden bir terim giderek yaygınlaşmaya başladı. işte her yönüyle “glamping”…

Glampıng Nedir? Nasıl Yapılır?

Tek başına mutlu olabilen, her şey ve herkes ile mutlu olabilir...



Glamping kavramını açıklamadan önce biraz hayat felsefemden bahsetmek istiyorum sizlere……
#tekbasinadaolur hayatının tadını tek başına da çıkarabilenlere ithafen oluşturulmuş bir gezi ve doğaya dönüş deneyimi blogudur. Tek Başına da Olur (TBO) kendini keşfetmeyi ve kendi hayatının kahramanı olmayı benimser. Doğaya dönüş ve keşif sürecindeki gezileri, yeni insanları, tecrübeleri, deneyimleri paylaşır. Yola çıkmak isteyenlere ipuçları ve bilgiler verir. Tek başına yapabilmek özgürlüğü, yeni keşifleri, kendini tanımayı ve kendin olabilmeyi, ayırmadan doğayı ve içindeki her şeyi sevmeyi temsil eder.

Tek Başına Olmak...

Tek başına olmak ile ilgili rastladığım ve yaşam felsefemi çok iyi açıklayan bir yazıyı Pınar Ulus‘tan alıntı yapmak istiyorum: Aslında yalnız seyahat edenler, daha çok tecrübe yaşamış olabilirler. Tek başınalığınızda “zaman” vardır ve siz tam o anda akıyorsunuzdur, çünkü “tek başınasınızdır”. Yani sizi koruyacak, kollayacak, ‘ben düşsem bile o burada beni kurtarır.’ diyeceğiniz kimse yoktur. Siz yine kendinizin hem yoldaşı hem en yakın yol arkadaşı hem de seyahat ettiği kimse oluverirsiniz. Bir parkı ziyaret ediyorsanız, yüzde yüz o andasınızdır. Gece bir bardan otelinize dönüyorsanız yine sadece o andasınızdır. İlk defa bir şehre adım atıyorsanız sadece orada olma haliniz mevcuttur… Yani ‘tek başına seyahat etmek’ hayatınızda çok az deneyimleyebildiğiniz ‘anda olmak’ için ruhunuzla, bedeninizle, varlığınızla ve tüm evrenle bütünleşmek için muhteşem bir aracıdır… Bu yüzden kişisel olarak çok derinden inanıyorum ki tek başına seyahat bir ‘kendini tanıma’ deneyimidir. Siz kimsiniz, adım atarken acele mi edersiniz, durum kontrolden çıktığında korkar mısınız, dünya algınız nedir, sizce sınırlar nerede başlar nerede biter, hayat sizi güzel yerlere götürmek istediğinde ‘yok ben almayayım’ mı dersiniz yoksa ‘evet denemek istiyorum düşsem de yorulsam da ben varım.’ diyenlerden misiniz?



Doğanın Kucağında

Glamping, geleneksel kamp anlayışını değiştiren ve konfor alanını genişleten özellikleri ile dikkat çekiyor. Doğada olmanın doğal, ama konforlu yöntemi diyebiliriz kısaca. Bu dünyada uzun süredir var ve son yıllarda da neredeyse sektör haline gelmiştir. Konforundan taviz vermek istemeyenlerin merak ettiği glamping nedir? Sorusunun yanıtını Seyyah dergisi okurları için yazdım. Evet başa saralım: Glamping nedir? İngilizce ”glamour” (cazibe) ve ”camping” kelimelerinin birleşmesinden oluşan ve sadece güzel bir çadırdan fazlasını ifade eden bir kavram. İçinde yaşamak istenilen doğaya sadece uzaktan bakıp geçmek yeterli olmadığında, bunu sağlamanın yollarından biri olarak ön plana çıkıyor. Son zamanlarda popülerleşmeye başlayan glamping, doğadaki eşsiz destinasyonları, tercih edilen konforda deneyimleye imkân sağlıyor.



Tarihçesi

Glamping, 1900’lü yılların başlarında varlıklı Avupalı ve Amerikalı gezginlerin Afrika safarilerini daha lüks ve konforlu hale getirmek istemeleriyle sahneye çıkıyor. Doğa maceralarında, yataklarının ve evlerinin konforunu da yanlarında taşımak isteyen bu insanlar, kanvas çadırların içine İran halıları döşeyip safarilerini bu yolla yapıyorlarmış. Google araştırmalarına göre glamping terimi ilk kez 2007 yılının başlarında İrlanda ve İngiltere’den aratılmaya başlanmış. Tabii bunların öncesinde Osmanlı’da kullanılan içinde ipek kumaşların, abartlılı halıların olduğu büyük padişah çadırlarını da bu formata dâhil edebiliriz. Osmanlı’da da kullanılan bir konaklama modeli yani…



Genel Bilgiler

Bu kamp formatına, muhteşem doğa ile modern ve lüksün buluştuğu yer diyebiliriz. Yaban hayatını ve doğanın eşsiz köşelerini tecrübe ederken konforunuzdan taviz vermenize gerek bırakmayacak bir deneyim sunar. Kamp, doğa ile bir olmayı seven, evde olmaktansa kamp yapmayı tercih eden, doğada uyuyup, oynayıp, yemek yiyip, yaşayabilen herkes için en vazgeçilmez doğa aktivitesi. Kamp yapmak, her zaman çok rahat ve kolay olmayabilir. Ancak kamp yapmayı seven herkes, onun zorluklarını da sever. Kısacası evin konforunu arkada bırakmayı umursamaz kampçılar… Yerde uyumak, dışarda yemek pişirmek, yemek ve yapılacak hiçbir şey zor gelmez. Glamping kavramı, lüks ağaç evlerde kalıp, karşılarında doğanın güzelliklerini izleyenler tarafından çalınmadan önce, gerçek kampçıların kamp deneyimlerini daha rahat hale getirecek, biraz daha lüks çadır ve ekipman almalarını temsil ediyordu. Ancak şu anda bundan çok daha fazlası haline geldi. Farklı bir akım ve doğaya kaçış metodu olarak kendine ayrı bir yer buldu.



Glamping Çadırı

Glmaping, doğada olmayı seven, ancak çadırda yerde uyumayı ya da soğuk bir gölde temizliği tercih etmeyip, yumuşak ve rahat yataklarında uyumayı tercih edenler için bir seçenek olarak ön plana çıkmış. Kampın dezavantajlarını ortada kaldıran bir akım şeklinde yorumlayabiliriz. Genelde doğada geçirilecek süre 2-3 günden fazlaysa tercih ediliyor. Doğanın içinde konuşlanmış konforlu karavanlar, ağaç evler de glamping kategorisi içinde yer almakta. Nasıl yapılacağı tamamen kişinin konfor tercih seviyesine bağlıdır. Bu iki doğada olma yolunu kıyasladığımda benim için klasik kamp kesinlikle daha keyifli ve ilgi çekici geliyor. Doğa ile bütün, ihtiyaçların ve eşyanın en aza indiği, ateşimi yakmak için odun toplamamın gerektiği ve uyurken serinlik için klimaya değil de, rüzgârın ve güneşin yönünü bulmaya ihtiyacım olan klasik kamp vazgeçilmezim. Ama ara sıra bu konforlu kamp yolunu tecrübe etmek de hiç fena olmuyor. Özellikle uzun zaman kalacağım rotalarda bana hem dinlenme fırsatı sunuyor hem de çalışmamı kolaylaştıracak konforu sağlıyor. Ben de geçtiğimiz günlerde canvascamp.com‘dan bu formata uygun Sibleybell 400 Ultimate markalı çadırı aldım.Çadırın kurulması yaklaşık 20 dakika sürüyor. İnternette kurulum videosunu kolayca bulup seyredebilirsiniz. Keyifli tatiller…

OGÜNhaber