TRT Genel Müdür Yardımcısı Eren, TRTWORLD'un yayın politikasının temel ilkesinin insan olacağını belirterek, görüneni değil sebep olanı da ön plana çıkaracak bir vizyon belirledik dedi.
AA - TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren, TRTWORLD'un yayın politikasının temel ilkesini "insan" olarak belirlediklerini belirterek, "Suni son dakikalar peşinde koşmadan, toplumlar arasında ayrım yapmadan ve hiç kimseyi ya da oluşumu etiketlemeden, sadece görüneni değil sebep olanı da ön plana çıkaracak bir vizyon belirledik" dedi.
Eren, TRT'nin Uluslararası İngilizce Haber Kanalı TRTWORLD'un şifresiz olarak yayın yapmasına ilişkin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kanalın mayıs ayından bu yana şifreli test yayını yaptığını hatırlattı.
Şifreyi kaldırarak, test yayınını izlenebilir hale getirdiklerini anlatan Eren, global anlamda yayına geçebilmek için ekibin son çalışmalarını yaptığını, gelecek günlerde büyük bir lansmanla tam zamanlı yayını duyuracaklarını bildirdi.
Eren, TRTWORLD'un, haberin merkezine ayrım yapmadan "insanı" koyduğunu, misyonlarının mazlum coğrafyadaki insanların sesini din, dil ve ırk ayrımı olmaksızın tüm dünyaya duyurmak olduğunu dile getirdi.
Dünyaya hitap edecek bir televizyon kurulumunun, ciddi araştırmalar gerektirdiğini ifade eden Eren, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İngilizce haber yayını yapan onlarca televizyon var. Bunlardan izleyici çekebilmek için farklı bir yayın politikası belirlemek ve hedef grubun iyi seçilmesi gerekiyor. Bunun için ilk olarak pazar araştırmalarına öncelik verdik. Olanın dışında neler sunabileceğimizin üzerinde durduk. Uluslararası yayıncılık konusunda uzman isimlerden gerekli danışmanlıkları aldık. Hali hazırda yayın yapan kurumların hatalarını ve önde oldukları durumları tespit ettik. Daha sonra çekirdek bir kadro ile bir proje yönetim ofisi kurduk. Öyle ki bu plan, binlerce basamaktan oluşuyor."
"En fazla yoğunlaştığımız konu, personelin seçilmesi oldu"
Teknolojinin, diğer alanlarda olduğu gibi yayıncılık alanında da her geçen gün yenilendiğini aktaran Eren, şunları kaydetti:
"60 yıllık yayın tecrübesiyle TRT olarak, yeni kanalımız için bütün teknolojik gelişmelerden yararlanıyoruz. İzleyiciyi etkileyecek görsellikte bir stüdyo kurulumu ile birlikte ekranımızın sadeliği ve renk seçimindeki özen TRTWORLD'u bir adım öne geçirecek. Teknolojiye ayak uydurmak ve altyapıyı sorunsuz kurmak bir yana, en fazla yoğunlaştığımız konu çalışacak personelin seçilmesi oldu. Kanalımızın çalışmalarını duyurduğumuzda dünyanın farklı noktalarından binlerce insan iş başvurusunda bulundu. Profesyonel insan kaynakları şirketleri aracılığı ile bu başvuruları değerlendirdik. Adaylar ile yüz yüze mülakatlar gerçekleştirildi. Tüm bunlar kulağa kolay gibi gelse de dünyanın dört bir yanından gelen bu başvuruları profesyonel kurallar çerçevesinde değerlendirmek insan kaynakları ekibinin aylarını aldı. Ayrıca uluslararası headhunterlar ile birlikte büyük yayın kuruluşlarından transferler yaptık."
Logodaki anlam
İbrahim Eren, kurumsal rengi "turkuaz" olarak belirlediklerini, TRT World logosunun da şekil olarak, marka DNA’sının birçok özelliğini taşıdığını ifade etti.
Bunun yanı sıra global bir haber kanalına yakışır vizyonun gereklerini de gözettiklerini anlatan Eren, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ana görsellerimizde dünya üzerindeki farklı renk ve dilleri simgeleyen parçacıklar var. Bunların bir araya gelmesi anlamlı bütünlüklere dönüşüyor. World kelimesinin içinde ön planda olan büyük nokta da bu yaklaşımı her an ekranda temsil ediyor. Bu turkuaz renkli büyük nokta, hareketli görüntülerde yüzlerce parçanın bütünleşimi olarak global temsil inancımızı resmediyor. Hareket esnasında, noktayı çevreleyen ve iki yarımdan oluşan 'O' harfinin saat yönünün tersine dönmesi ise toplumsal mirasımızı referans alıyor ve doğu ile batının birleşimini vurguluyor. "
Stüdyonun ve teknik altyapının modern bir dizayn ve son teknoloi olduğunu belirten Eren, ayrıca HD kalitesiyle yayın yapacaklarını söyledi.
"Yayın politikamızın temel ilkesi insan"
TRTWORLD'un yayın politikasına ilişkin bilgi veren Eren, yayın politikalarının temel ilkesini "insan" olarak belirlediklerini ve tüm haber anlayışını insan odaklı kurduklarını söyledi.
Suni son dakikalar peşinde koşmadan, toplumlar arasında ayrım yapmadan ve hiç kimseyi ya da oluşumu etiketlemeden, sadece görüneni değil sebep olanı da ön plana çıkaracak bir vizyon belirlediklerini anlatan Eren, "İstatistiklere boğulmadan insan hayatı ve yaşamın gerçekleri üzerinden, dünyanın neresinde olursa olsun sesi duyulmayan kalabalıkların aynası görevini üstleneceğiz" dedi.
Uluslararası haber takibi yapmanın kolay olmadığını vurgulayan Eren, "Ancak hali hazırda dünyanın birçok noktasında TRT’nin ofisleri bulunuyor. Bu ofislerde bundan böyle TRTWORLD muhabirleri de görev alacak. TRTWORLD olarak hazırlıklara ilk olarak dağıtım ekibi ile başladık. Hangi uydularda yer alacağımız, hangi platformlarda görüneceğimiz, hatta uluslararası otel zincirlerine nasıl gireceğimiz hepsi adım adım tespit edildi. Global yayına geçtiğimizde dünyanın dört bir yanından izlenebileceğiz inşallah" diye konuştu.
"TRTWORLD, TRT'nin dünyaya açılan penceresi"
TRTWORLD'un, TRT'nin dünyaya açılan penceresi olduğunu dile getiren Eren, daha önceleri TRT INT ve ardından da TRT TÜRK ile tüm dünyaya Türkçe yayın yaptıklarını hatırlattı.
Şimdi TRTWORLD’ün yayın dili ile daha geniş bir kitleye hitap edeceklerini belirten Eren, dünyadaki olay ve gelişmelere, Türkiye’nin ve bu coğrafyanın nasıl baktığını görmenin en etkili yolunun TRTWORLD olacağını söyledi.
Kanalın belli bir sürede dünyadaki önemli oyuncular arasına gireceğine inandığını aktaran Eren, şunları kaydetti:
"Bu hedefimize bugünden yarına ulaşmak mümkün olmayabilir ama biz en başından beri buna motive olduk. Bütün çalışmalarımızı buna göre yaptık. Doğru, tarafsız ve insan odaklı yayın politikamızla kısa süre içerisinde, dünya devleri arasında gireceğiz inşallah."
Uluslararası önem taşıyan haberlere daha fazla yer vereceklerini, özellikle Suriye ve mülteciler konusunu sık sık ekrana getireceklerini, insan hikayeleriyle haberleri ekrana taşıyacaklarını söyleyen Eren, seçimler bittikten sonra Türkiye'nin ev sahipliğinde gerçekleşecek G20'ye odaklanacaklarını kaydetti.
Farklı ülkelerden tecrübeli gazeteciler TRTWORLD'un kadrosunda
İbrahim Eren, kanalın teknik detaylarına ilişkin ise İstanbul'da merkez stüdyolarının oluşturulduğunu ve operasyonun 500 kişilik ekip tarafından yönetileceğini anlattı.
İstanbul'un yanı sıra Londra ve Washington'da büyük stüdyoların oluşturulduğunu, bu stüdyolarda da muhabir, kameraman, haber editörleri, prodüktörlerin görev yapacağını belirten Eren, ayrıca Singapur’da da stüdyo kurulacağını ifade etti.
TRT'nin Kudüs, Tahran, Moskova'da bürolarının da kullanılacağını, ayrıca Anadolu Ajansı'nın dünyanın farklı ülkelerindeki ofislerden de yardım aldıklarını aktaran Eren, global anlamda tamamen uluslararası haber anlayışıyla hareket edeceklerini söyledi.
Canlı yayın araçları olarak TRT'nin tüm imkanlarının seferber edildiğini, editoryal anlamda dünyanın büyük kuruluşlarında çalışmış tecrübeli gazetecilerin Türkiye'ye getirildiğini anlatan Eren, kadrolarının büyük bir kısmının yabancılardan oluştuğunu, Türkiye'den de İngilizcesi iyi olan, masterını yapmış, yurt dışında belli bir süre yaşamış, gazetecilik yapmış gençleri de kadroya dahil ettiklerini belirtti.
Kanalda 200'ün üzerinde editoryal, 200'ün üzerinde de teknik kadrolarının bulunduğunu ifade eden Eren, teknik kadronun tamamını Türkiye’den, büyük kısmını TRT bünyesinden oluşturduklarını sözlerin ekledi.