Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatih Gülşen, Anavarza’da yapılan kazılar neticesinde bir kilise bulduklarını bu kilisenin de çok önemli bir kişiye ait olduğunu düşündüklerini, eğer bu kanıtlanırsa Adana’ya yılda en az 30 ile 50 milyon arasında turist gelebileceğini söyledi.
İHA - Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatih Gülşen, Çukurova Üniversitesi Ramazanoğlu Konağı Kültür Merkezi’nde "Uygarlıkların Başkenti Doğu Akdeniz’in Büyüleyici Kenti Anavarza" konulu bir konferans verdi.
Anavarza kazılarına Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik öncülüğünde başlanıldığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Fatih Gülşen, ‘’Anavarza Adana’nın Kozan sınırları içerisinde Kozan, Kadirli ve Ceyhan ilçelerinin tam kesişme noktasında bugün ki Dilekkaya köyü sınırları içinde bulunmaktadır. Kentin arkeolojik sit alanı bin 143 dönüm olup, 2 ve 3. dereceler ile birlikte yaklaşık olarak 2 bin 500 dönüm araziyi kapsamaktadır. Tüm teritoryum alanı birlikte düşünülecek olursak yaklaşık olarak 4 bin dönümlük Anadolu’nun ve hatta tüm dünyanın en büyük antik kentlerinden biriyle karşı karşıyayız. Kentin en güneyinde antitiyatro üstünde stadyum nekropol alanları, şuan da aktif olarak kazı çalışmalarının sürdürüldüğü zafer takı, sütunlu cadde, kilise yapıları, su sistemleri ile sarnıçlar ile antik dünyadan günümüze yaklaşık olarak 2 bin yıl boyunca gelmiş bir ören yeridir ’’ dedi.
Konferansta konuşan Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatih Gülşen,’’ İsa’dan sonra 5. yy’a ait bir kilise bulduk. Şimdi bizim için bu kilisenin önemli bir özelliği var. Ölçüleri inanılmaz derecede büyük yapıldığı, tarihe göre çok büyük, anıtsal bir kilise. Hemen hemen bir çok blok taşı da kabartmalı şekilde düzenlenmiş yani neredeyse blokların yüzde 50’si işlemeli bir şekilde yapılmış kilise. Üstelik bu kilisenin altında Roma dönemin tapınağı var. Bir tapınağın temelleri üzerine yapılıyor ve anlıyoruz ki bu tapınak aşağı yukarı 400, 500 yıl kadar kullanılmış ve arkasından bu tapınak yıkılıp Hristiyanlık ile birlikte o kadar kutsanmış ki aynı yere ikinci bir kilise yapılıyor ve 5 yy. da yapılan bu kilise İsa’dan sonra da kullanılmış şuan da bilimsel bir kanıt elimizde olmadığı için şimdi söylemeyi erken buluyorum isim vermemek lazım ama bu kilisenin çok çok önemli bir zatı muhtereme ait olduğu düşünülmekte. Çok çok önemli tüm Hristiyanlık alemi için çok önemli bir insana ait olduğunu düşünüyoruz. Önümüzdeki zamanlarda bu kilisede çalışmalara başlayacağız. Düşündüğümüz doğru çıkar, bu kilise o şahsa ait yada o şahsın en azından bir kez gelip bu kilisede bir vaftiz veya ayine katıldığı ispatlanılabilecek olur ise en az yılda 30 ile 50 milyon turistin Adana’ya akın etmesini bekliyoruz’’ şeklinde konuştu.
Konferansa Vali Yardımcısı Azmi Yeşil, İl Kültür ve Turizm Müdürü Sabri Tari, Çukurova Üniversitesi Öğretim üyeleri katıldı.
AZİZ PETRUS MU ?
Yrd. Doç. Dr. Fatih Gülşen’in ismini vermediği ancak tarifini yaptığı Vatikan’da heykeli olan ve Hz. İsa’dan sonra Hristiyanlar için en önemli manevi şahsiyete sahip kişi Aziz Petrus olarak biliniyor.
Petrus, İsa’nın on iki havarisinden biri, diğer bir havarisi olan Andreas’ın kardeşidir. Ayrıca Simon/Simun, Peter, Kifas/Cephas/Kefas/Kepha isimleri ile bilinir. Hristiyanlıkta adının önüne "aziz" unvanı getirilir. Celile / Filistin’de dünyaya gelmiştir. Asıl mesleği balıkçılıktı. Katolik Kilisesi’ne göre ilk Papa ve İsa’nın varisidir. 29 Haziran 67 tarihinde çarmıha gerilerek öldürüldüğüne inanılır.