Yerli aşıyı geliştiren ekibin başındaki Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, 'Yaptığımız çalışmalarda 3 doz TURKOVAC aşısının Omicron varyantına karşı çok çok etkili olduğunu gösterdik. 3 doz TURKOVAC aşısının ciddi anlamda koruyucu olduğunu saptadık.' dedi.
Yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı yerli aşıyı geliştiren Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Aşı Araştırma ve Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, TURKOVAC aşısının Kovid-19'un Omicron varyantına karşı da ciddi anlamda koruyucu olduğunu saptadıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi koordinatörlüğünde, Erciyes Üniversitesinin (ERÜ) ev sahipliğinde Erciyes Kültür Merkezi'nde düzenlenen İç Anadolu Kariyer Fuarı'nda (İKAF'22) söyleşiye katılan Özdarendeli, merkez olarak aşının varyantlara olan etkisiyle ilgili çalışmalara devam ettiklerini, yeni bir varyant çıktığı zaman diğerini baskıladığını belirtti.
Aşıların varyantlara karşı koruyuculuğunun ileri bir noktada olduğunu vurgulayan Özdarendeli, "Omicron varyantı kasımdan bu yana dünyayı etkiliyor. Biz varyantlarla ilgili çalışıyoruz, sadece prototif Vuhan virüsünü izole ettikten sonra merkez olarak Alfa, Delta ve Omicron varyantlarını da izole ettik. TURKOVAC'ın bu varyantlara karşı etkinliği çalışmaları yaptık. Daha önce Alfa ve Delta virüsüne karşı yüzde 100 başarı sağladığımızı söylemiştik. Yaptığımız çalışmalarda 3 doz TURKOVAC aşısının Omicron varyantına karşı çok çok etkili olduğunu gösterdik. 3 doz TURKOVAC aşısının ciddi anlamda koruyucu olduğunu saptadık." diye konuştu.
Özdarendeli, Türkiye'nin 1934 yılında Çin'e kolera aşısı göndermiş bir ülke olduğunu, Cumhuriyetin ilk yıllarında Ankara Hıfzıssıhha Enstitüsünde birçok aşının üretildiği dile getirdi.
Zamanla aşı geliştirmenin belirli kurallara bağlandığı dönemlerin başladığını ifade eden Özdarendeli, "Aşıları hasta insanlara vermiyorsunuz, sağlıklı gönüllülere veriyorsunuz. O yüzden Dünya Sağlık Örgütü önderliğinde aşı yapımıyla ilgili birtakım kurallar getiriliyor. Ülke olarak son olarak 1997 yılında BCG aşısını ürettik. 1997 yılından bu yana beşeri anlamda aşı üretimi söz konusu olmadı. Bunun birçok nedeni var, temel neden şu olabilir, hem gelişen teknolojiye ayak uyduramamak hem de aşının stratejik olduğunu unutarak kar zarar hesabı yapıldığı dönemler, o dönemler." şeklinde konuştu.
TURKOVAC'ın gelişim sürecine değinen Özdarendeli, şunları anlattı: "ERÜ'de aşı merkezinde genç bir ekiple çalışıyoruz. Biz zaten Kırım Kongo aşısıyla ilgili çalışıyorduk. Rektörümüzle 'ne yapabiliriz' sorusuna cevap aradık. Her türlü maddi ve manevi desteği bize verdi. Bu destekle biz aşı geliştirme çalışmalarına başladık. Biraz şanslıydık, kısa sürede virüsü izole ettik. Virüsle çalışırken bir altyapı lazım. Biz merkez olarak Türkiye'nin ilk resmi aşı merkeziyiz. Altyapınızın, geçmişten gelen bir tecrübenizin olması gerekir. Nisan ortalarında tam büyüklükteki virüsün gen haritası çıkarıldı. Deney hayvanlarında çalışmalar yapıldı. Transgenik fareleri yurt dışından getirmeye çalıştık, transgenik fareyi getiren ilk grubuz. Bütün veriler bir araya getirilip klinik çalışmalar için başvuruda bulunduk. TÜSEB tarafından fonlanan çalışmamızda, 2020 yılı kasım ayında faz çalışmalarına başlandı. Yaptığınız işten eminsiniz ama yine de stresli bir iş. Faz-1 güzel sonuçlandı, çalışma 44 gönüllüde de aşıya bağlı bir yan etki olmadığını bize gösterdi. Şubat ayında aFz-2 başladı."
"Bir aşının normalde piyasa çıkması 6-7 yıllık bir süreç"
Faz-3'te gerçek yaşam bulgularına baktıklarını belirten Özdarendeli, "Bu aşılanan gönüllüler, artık ikinci dozdan 15 gün sonra hastalığa yakalanıyor mu, yakalansa bile hastaneye yatıp yatmadığı, entübe oluyor mu, yoğun bakıma yatıyor mu bunlara bakıldı. 1200 kişilik Faz-3 havuzunda 60 PCR pozitif gönüllü çıktı, 40'ı Coronavac grubunda, 20'si TURKOVAC grubunda. Bu çok güzel bir sonuç. 1500 sayfalık bir dosyada bütün süreçler, kalite kontrolleri yer alıyor. 25 Aralık'ta acil kullanım onayı alındı. Bu süreç, pandemi koşullarında 18 aylık bir süreç. Bir aşının normalde piyasa çıkması 6-7 yıllık bir süreç. Dünyada çok fazla aşı üreten ülke söz konusu değil, büyük ülkeler yapıyor bu işi. Bizim TURKOVAC ile birlikte dünyada aşı üretiminde 9. ülke olmamız, TURKOVAC'ın ayda bir milyon doz civarında üretilmesi, bunların hepsi başarı hikayesi." ifadelerini kullandı.
Özdarendeli, ekibindekilere ve aşının ortaya çıkmasına katkı sağlayan firmalara teşekkür etti.
Öğrencilere tavsiyelerde bulunan Özdarendeli, "Bir şeye inandığınız zaman, pes etmediğiniz zaman her türlü şeyin başarılabileceğini düşünüyorum. Sabretmeniz lazım, bırakmamamız lazım. Ekibimde 8-10 doktora öğrencisi var, onların emeğiyle bu noktaya geldik. Kariyer planlaması yaparken işiniz ne olursa olsun çalışmadan ve emek vermeden elde edilen hiçbir şeyin anlamı yok." diye konuştu.
Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, Özdarendeli'ye etkinliğin sonunda plaket takdim etti.