"Dartı ilk kez okulda gördüm"
Başarılı olmak için çok ter döktüğünü dile getiren Erden, şu ifadeleri kullandı:
"Okulumuzda seçmeler vardı. Merak edip katılmak istedim. Köy çocuğu olduğum için ilk defa dart görmüştüm. Sonra 10 liraya alınan bir okla il birincisi olduk. Zamanla dereceler alıp başka şehirlerde de yarışlara katıldım. Milli formayı giymek gurur kaynağı oldu benim için. İspanya'da üçüncü oldum ve en küçük olduğum için bayrağı bana verdiler. İçimden çok güzel duygular geçti. Bayrağımı üzerime alınca dünyalar sanki benim olmuştu."
"Başarıya gittiğim için gururluyum"
Merve Erden, imkan verildiğinde Türk gencinin neler yapabileceğini gösterdiğini, dart sporunun kendisine çok şey kattığını ifade etti.
Yarışmaya çok sayıda dereceyle katılan rakiplerini geride bıraktığını dile getiren Erden, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Rakiplerim daha iyi şartlarda hazırlanmışlar. Ben ise okulumun yemekhanesinde kurulan dart salonunda hazırlandım. İlk zamanlar tek dart başında 10 kişi oluyorduk. Çalışmamız çok sıkıntılıydı. Çok şükür, hangi ortam olursa olsun başarıya gittiğim için gururluyum. Durmadım bu sayede daha da hırslandım. Yarışmaya dereceyle katılan sporcuları farklı sonuçlarla yendim. Bundan sonra kendimi dünya şampiyonluklarında birinci olarak görmek istiyorum."
"Yılmadık çalıştık"
Beden eğitimi öğretmeni Murat Dirier ise yemekhaneye kurdukları dart tahtasının öğrencilerin hayatlarını değiştirdiğini, 2015 yılından bu yana öğrencileriyle 100'e yakın madalya ve kupa kazandıklarını anlattı.
Dirier, "İlk yıl çıktığımız yarışmalarda hep kaybettik. Ama yılmadık, disiplinle çalıştık. Daha sonra farklı şehirlerdeki takımları yenmeye başladık. Emeklerimizin karşılığını da okulumuzdan milli sporcu çıkararak aldık. Mutluyuz. Merve'nin başarısı diğer arkadaşlarını da olumlu yönde etkiledi. İnşallah kupa ve madalyaları getirmeye devam edeceğiz." dedi.