Çalıştığın ofis ve iş arkadaşlarının ya da yöneticinin tutumu, üzerindeki stresin artmasına neden olabilir. Merak etme, yalnız değilsin. Kendi işinin patronu olsan dahi bu, olası bir durum. Ancak bununla başa çıkmayı öğrenmemiz gerek. İlk olarak sana iş yerinde pozitif enerji veren insanları etrafında bulundurmanı öneririm. Seni sürekli strese sürükleyen arkadaşlarından biraz uzaklaş. Zaman yönetimine dikkat etmek için de eğlenceli hatırlatma kâğıtları hazırlayabilirsin. (Yapılacaklar listesinde yer alan maddelerin üzerini tek tek çizmek muhteşem bir duygu.)
Tüm bunların dışında masanı güzelleştirmeni önerebilirim. Sana mutluluk veren resim, koku, mum, eşya ya da motive edici sözleri görebileceğin yerlere yerleştir. Onları gördüğün zaman kendini daha iyi hissedeceksin.
Bazen bu ikisi arasındaki ipin ucunu kaçırdığın oluyor, değil mi? Ancak kurumsal hayatta çalışıyorsan bu ikili arasındaki dengeyi göz ardı etmemen gerek. Çalışırken küçük molalar vererek, mesai sonrasında hobilerine zaman ayırarak veya arkadaşlarınla sosyalleşerek kafanı boşaltmaya ihtiyacın olduğu kesin. Eğer işten eve gelip tekrar bilgisayar başına geçiyorsan, bu rutinden kurtulman gerek. Evde geçirdiğin süreyi de e-postalarını cevaplayarak geçiriyorsan, sınırları belirlemen şart. E-postalara gece yarısı yanıt vermen iş yerinde normal (ya da gerekli) görülen bir şeyse; onları aldığını ancak tüm geceni onlara ayıramayacağını belirten (“Bunun hakkında düşüneceğim, sabah üzerine konuşuruz” gibi) bir e-posta gönder. Unutma; hayatında sabit bir şekilde yapman gereken tek şey kendine özen göstermek.