Eray'ın gönlünün hep Ankara'da olduğuna işaret eden Demirkol, "Ankara’yı ben-anlatıcı diliyle, kendi bakış açısından anlatan Nazlı Eray, bozkır kentinin yalnızlığını bizlere hissettirdi. 'Kara kuru kent' diye nitelendirdiği Ankara ile kurduğu özel ilişki çerçevesinde onlarca hikaye ve romanı bizlere kazandıran Nazlı Eray'a bizleri ve Ankara'yı onurlandırdığı için teşekkürlerimizi iletiyoruz." vurgusu yaptı.
Demirkol, Kitle İletişim Ödülü'nün, sinemayı kitlelere sevdiren kişilere verildiğini anımsatarak bu yıl ödüle Gülse Birsel'in layık görüldüğünü belirtti. Demirkol, Gülse Birsel'in 2000'li yıllar boyunca değişen kültürel değer sistemini başarılı şekilde gözlemlediğini ve kimi zaman ironi kimi zaman ise kara mizah düzeyinde eleştirdiğini kaydetti.
Gülse Birsel'in ayrımcılık, kadına yönelik şiddet konularındaki duyarlılığına ve eserlerinde eşitlikle hakkaniyet ilkesini savunmasına işaret eden Demirkol, "Toplumsal cinsiyet ve cinsiyet kimlikleri konularına cesaretle yer vermesi, Gag, Avrupa Yakası ve Yalan Dünya gibi yapımlarla son yirmi yılın komedi tarzını belirleyen ana figürlerden biri olması, medyanın hemen tüm mecralarında yazılı basın, televizyon ve sinemada yazar, senarist, yapımcı ve oyuncu olarak ortaya koyduğu ürünlerle kendi tarzıyla özgünleşmesi nedeniyle 30. yıl kitle iletişim ödülünün Gülse Birsel’e verilmesini kararlaştırdık." ifadesini kullandı.