Kredi Yurtlar Kurumu başvurularının başladığı süreçte özel yurtlara ilginin olmadığını ifade eden Tüm Yurt İşverenleri Sendikası (TÜYİSEN) Genel Başkanı Ahmet Baydar, KYK ve özel yurtların kolektif bir çalışma sergileyerek çözüm ortağı olması gerektiğini söyledi.

TÜYİSEN’den KYK ve özel yurtların kolektif bir çalışmayla çözüm ortağı olması önerisi

Tüm Yurt İşverenleri Sendikası Genel Başkanı Ahmet Baydar, üniversitelerde başlayan kayıt işlemlerinin ardından gündeme gelen özel yurtlardaki son durumu değerlendirdi. Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) başvurularının başladığı bu günlerde özel yurtların beklediği ilgiyi göremediğini ifade eden Genel Başkan Ahmet Baydar, “Kayıtların başladığı bu dönemde devletin üniversite öğrencilerinin konaklama sorununa çözüm ortağı olmaya çalışan özel yurtlar bekledikleri ilgiyi göremiyorlar. 4 milyon civarında üniversite öğrencisinin bulunduğu ülkemizde KYK’nın 1 milyon civarında öğrenciyi konaklatma kapasitesi bulunmaktadır. Bunun yanı sıra özel teşebbüsün yurtlarında konaklama kapasitesi 300 bin civarındadır. Bu sayıya ailesiyle kalanları ve arkadaşlarıyla evde kalanları eklediğimizde aslında üniversite öğrencilerimizin barınma sorununun çözümsüz olmadığını rahatlıkla görebiliyoruz. Tabii ki son senelerde yeni hizmete sokulan KYK yurtları da bu konuda çözüme büyük katkı vermektedir. Burada KYK ve özel yurtların kolektif bir çalışma sergileyerek çözüm ortağı olması gerekmektedir” dedi.

“En az yüzde 50 tasarruf projesi”
Başkan Ahmet Baydar, KYK ve özel yurtların çözüm ortağı olma noktasında TÜYİSEN’in bir proje hazırladığını söyledi. Proje hakkında bilgi veren Baydar şöyle devam etti:
“KYK yurdunda kalan bir öğrencinin devlete maliyeti ayda 15 bin TL civarında. TÜYİSEN’e bağlı özel yurtlar, öğrencilere sunulacak bu hizmeti devletin harcadığının yarısına yapabileceğini belirtiyor. Böylelikle harcanan paranın yarısı devletin cebinde kalabilecektir. Devlet öğrenci başına 15 bin TL harcamak yerine özel yurtlara bu bedelin yarısını aktararak masrafı azalacaktır. Bu proje ayrıca özel yurtların ayakta kalabilmeleri için bir nebze de olsa destek olacaktır. Ve yine bu özel yurtlar yüzde 40 ödedikleri vergiyle ayrıca devlete daha fazla vergi ödeyeceklerdir. Mali olarak durum böyleyken ayrıca siyasal ve sosyal anlamda da bu işin yararları olacaktır. Mesela öğrenciler ‘merdiven altı’ çalışan yerlerde barınmaktansa ya KYK yurtlarında ya da Gençlik ve Spor Bakanlığı aracılığıyla denetlenen resmi yurtlarda barınacaklar. Kanun dışı, zararlı addedilen yerlere gerek duymayacaklardır.”

“Projenin örnekleri var”
Projenin örneklerinin başka sektörlerde uygulandığını ifade eden Genel Başkan Baydar, “Örnek verecek olursak engelli bakım merkezlerinde hasta başına ücret uygulaması sürmektedir. Keza yaşlı bakım merkezleri aynı şekildedir. Kamu yararına çalışan vakıfların öğrenci yurtlarında kalan öğrencilere, öğrenci başına verilen yemek ve barınma yardımı desteği önemli bir örnektir. Hastanelerde hasta için uygulanan devlet desteği de buna örnek olabilir. Hatta bir dönem özel okullarda bile uygulanmıştır” diye konuştu.

“Özel yurtlar ülkeye gereklidir”
TÜYİSEN Genel Başkanı Ahmet Baydar, “Devlet tarafından denetlenen ve en iyi şekilde hizmet sunması için gerekli yaptırımlara haiz olan özel yurtlar, TÜYİSEN’in bu projesinin bir an önce hayata geçmesiyle öğrencilere hizmetlerini devam ettirebileceklerdir. Aksi halde günden güne azalan özel yurtlar, yarın bir gün bitme noktasına gelecek ve bu da hem özel teşebbüs için büyük bir moral bozukluğu hem de KYK’ların çözüm ortaklarından yoksun kalması gündeme gelecektir. KYK yurtları ve özel yurtlar kesinlikle rekabet içerisinde olmamalıdırlar. Devlet imkanlarını, özel teşebbüsle rekabet için kullanmamalıdır. Devletin kontrol altında tuttuğu ve denetlediği ne kadar çok yurdu olursa öğrencilerin memnuniyeti ve ‘başıboş’ kalmamaları o kadar artacaktır” diye konuştu.
OGÜNhaber